İzmir’in en gözde ilçelerinden biri olan Karşıyaka’nın tarihi yüzyıllar öncesine kadar dayanmaktadır. Karşıyaka bu tarihsel geçmişin yanı sıra coğrafi, kültürel vb. birçok önemli özelliğe sahiptir. Bu yüzden gerek İzmir gerek Ege gerekse tüm Türkiye de değerli bir konumdadır. Karşıyaka bu değerini başlangıcından günümüze kadar sürdüregelmiştir. Farklı, haklı ve ayrıcalıklı bir yere sahip olan Karşıyaka’nın İzmir’in sosyal hayatındaki önemi de geçmiş yıllardan beri artarak devam etmiştir. Bu önemin biliniyor olması bizi Karşıya tarihi ile alakalı çalışmaya daha çok teşvik etmelidir. Bu yüzden değişen ve gelişen Karşıyaka’nın tarihi süreç içerisinde geçirdiği evrelerle ilgili yapılan çalışmalar hem Karşıyaka tarihi hem de İzmir tarihine katkı sağlamaya devam edecektir.
Tüm bu sebeplerden ötürü böyle bir çalışma yapma gerekliliği duyulmuştur. Konunun kapsam açısından sınırlandırılması gerektiğin den 1945 – 1950 yılları arası tercih edilmiştir. Böylece İzmir basınının gözünden II. Dünya Savaşı sonrası Karşıyaka’daki sosyo-kültürel ve siyasi gelişmeler incelenmiştir. Ayrıca çok partili hayata geçiş ile birlikte Demokrat Parti’nin Karşıyaka’daki örgütlenmesi ve faaliyetlerine de göz atılmıştır. Konumuzun kapsamında olan 1950 yılı ise DP iktidarının ilk yılı nedeniyle ayrı bir öneme sahiptir. Bu da bize DP iktidarı altında Karşıyaka’nın geçirdiği ilk yıla İzmir basını gözünden bakma imkanı vermektedir. Bu tarihler arasında İzmir’de çıkan Yeni Asır, Anadolu, Halkın Sesi ve Demokrat İzmir gazeteleri incelenmiştir. 1946 yılından itibaren çok partili hayat yaşanmaya başlandığı için taranan gazetelerde de daha demokratik bir ortam oluşmuştur. Bu durum doğal olarak Karşıyaka’yı ilgilendiren haberlere de yansımıştır.
Dahiliye Vekaleti
Tarihi çok eskilere dayanan Karşıyaka’nın nahiye oluşu 1929 yılına dayanmaktadır. İzmir’deki çoğu nahiyeden nüfusu kalabalık olmasına rağmen muhtemelen İzmir’e yakın olduğu için nahiye olamamıştır.
Ancak 1929 yılında Dahiliye Vekaleti’nin girişimiyle nahiye olmuştur. 1935 yılına gelindiğinde ise İzmir Valiliği nüfus yoğunluğu ve büyüklüğünü sebep göstererek Karşıyaka’nın kaza statüsüne geçirilmesini istemiştir. Fakat çeşitli sebepler yüzünden Karşıyaka’nın ilçe olması Demokrat Parti dönemine kadar uzamıştır ve ancak 4 Mart 1954’te ilçe olabilmiştir.
1930’lar da Karşıyaka’nın gelişmeye devam ettiği görülmektedir. Bu tarihlerde Karşıyaka’da bulunan Çocuk Yuvası nahiyenin en önemli sosyal yardım kurumudur.
Bu yıllarda Karşıyaka’daki evlerde basit sistemli tulumbalar vardır. Bazı evlerde ise daha ileri teknoloji sayılabilecek emme basma tulumbalar olsa da bunların sayısı azdır.
1936 yılına gelindiğinde evlere ve diğer yerlere Yamanlar’dan su verilmeye başlanmıştır. Karşıyaka’nın aydınlatılması 1906 yılına kadar gitse de elektrik yoluyla aydınlatma Göztepe Tramvay Şirketi’nin kurduğu elektrik fabrikası aracılığıyla yine bu yıllarda gerçekleştirilmiştir.
Göztepe Tramvay Şirketi
Turan Muşkara’nın anılarında yazdığına göre ayrıca Karşıyaka’daki Ferah ve Zafer sinemaları da elektrik üretip evlere satmaktadır.
Nahiyeye her ne kadar elektrik verilmeye başlanmış olsa da belediye gece on ikide elektriği kapatıp tekrar ertesi gün karanlık çökünce açtığı için Karşıyakalıların elektrikten tam olarak faydalandığı söylenemez. Karşıyaka’daki sokak ve cadde taşlarının yenilenmesi, bataklık kurutma çalışmaları ile turistik gezi amacıyla şehrin diğer yerleriyle beraber Karşıyaka’ya da yollar yapılmaya kara verilmesi bu döneme rastlamaktadır. Bu yol güzergahları arasında Karşıyaka’nın da oluşu burasının turistik bir bölge olarak değerlendirildiğinin kanıtıdır.
Karşıyaka 1932’de ilk asfalt yoluna kavuşmuş, bu asfalt yol aynı zamanda İzmir’in de ilk asfalt yolu olmuştur.
İzmirliler Karşıyaka’ya gelerek bu yolu seyrettikleri belirtilmektedir.
Karşıyaka’nın bir diğer önemi de spordan kaynaklanmaktadır. Türkiye’nin en eski ve en köklü spor kulüplerinden biri olan Karşıyaka Spor Kulübü 1912 yılında kurulmuştur.
Bu köklü kulüp Karşıyaka’nın sosyo-kültürel hayatında oldukça faal olmuştur ve olmaya devam etmektedir.
Türk-Yunan hükümetleri arasında gerçekleştirilen nüfus mübadelesinden demografik olarak Karşıyaka da etkilenmiş, 1928-1930 arasında 87 aile buraya yerleştirilmiştir.
KarşıyakaSpor Kulübü 1912
Karşıyaka Tarihi
Karşıyaka nahiyesindeki bu gelişmelerin haricinde nahiyeyi olumsuz etkileyen olaylar da vardır. Bunlardan birine örnek olarak sıtma hastalığı gösterilebilir.
1935 nüfus sayımına bakıldığında ise İzmir merkez nahiyesi olan Karşıyaka’nın toplam nüfusu 17.781 kişidir. Karşıyaka’ya bağlı köy sayısı ise 8 olup toplam köy nüfusu 4.471’dir.
1940 nüfus sayımına bakıldığında ise Karşıyaka’nın nüfusu toplam 21.706, köy nüfusu da 4.995 olarak gözükmektedir. Köy sayısında ise herhangi bir değişiklik olmamıştır.
II. Dünya Savaşı yıllarına denk gelindiğinde tüm Türkiye’de olduğu gibi Karşıyaka’da da olası hava saldırılarından korunmak için tatbikatlar yapılmıştır. 1940’lı yıllarda da Karşıyaka’yı diğer nahiye veya kazalara bağlayan yolların yapımına devam edilmiştir.
Tramvay hatlarının sökülmesinden sonra otobüs seferleri başlamıştır. Yine bu yıllarda Karşıyaka iskelesinin sağ ve solunda balık tutan balıkçılar Karşıyaka’ya ayrı bir renk katmaktadır.
Tüm bunların yanı sıra II. Dünya Savaşı’nın getirdiği tüm yokluğa karşın Karşıyaka Halkevi’nin kültürel faaliyetleri de devam etmiştir.
KarşıyakaHalkevi
1945–1950Yılları Arasındaİzmir BasınındaKarşıyaka
İncelenen gazetelerdeki Karşıyaka ile ilgili haberleri sınıflandırmak haberlerin daha iyi verilebilmesi açısından daha uygun bulunmuştur. Bu sebepten ötürü haberler sosyo-kültürel ve siyasi olmak üzere iki kategoriye ayrılarak kronolojik sırada verilmiştir. Taranan gazetelerden Anadolu gazetesinin 1 Mayıs – 31 Ağustos 1946 ile 1 – 31 Aralık 1947 arası eksik olduğu için ve Demokrat İzmir gazetesi de Nisan 1946’da yayın hayatına başladığı için çalışma tam anlamıyla verimli olamamıştır.
Halkın Sesi gazetesinde ise 1 Ocak – 31 Ağustos 1945, 1 Ocak 1946 – 31 Aralık 1947 ve 1 Temmuz – 31 Aralık 1950 arası eksiktir. Aynı zamanda gazetelerin bazı sayılarında Karşıyaka ile alakalı hiçbir haber çıkmamış olması da göz önünde bulundurulması gereken diğer bir noktadır.
KarşıyakaSosyo –Kültürel Haberler
1940’lı yılların Karşıyaka’sın da kültürel çalışmaların ve sosyal hayatın çok hareketli olduğu görülmektedir. Hareketliliğin bu kadar çok olmasının en büyük nedeni Karşıyaka Halkevi’dir. Örneğin, 1945 yılının ilk ayında Karşıyaka Halkevi’nde İngiliz resim ve grafik sanatçılarının 250 taneye yakın eserinden oluşan bir resim sergisi açılmıştır.
Halkevinde bu tip etkinliklere ek olarak daha çok konferans, konser ve tiyatro etkinlikleri yer almaktadır.
KarşıyakaTarihi
Karşıyaka’da yer alan Çocuk Esirgeme Kurumu’nun nahiyedeki en önemli sosyal yardım kuruluşu olduğu daha önce belirtilmişti. İşte bu kurumun bu yıl içerisinde bir kongresinin yapıldığı görülmektedir. Kongrede bir senenin faaliyetleri gözden geçirilmiş, 1945 yılının bütçesi onaylanmış ve yeni idare heyeti seçilmiştir.
Şubat ve mart aylarında da halkevi konferanslarının devam ettiği görülmektedir.
Karşıyaka’da sadece halk evinin kültürel etkinlikleri değil Kızılay ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun da etkinlikleri vardır.
Spor alanında Karşıyaka futbol takımının faaliyetlerinin yanı sıra voleybol maçları ve yüzme yarışları da yapılmaktadır.
Ayrıca bu tarihlerde Karşıyaka’ya yüzme havuzu yapılmasına karar verilmiştir. Karşıyaka Halk odası maddi durumu olmayan kişiler için ücretsiz muayeneler yapmaktadır.
Karşıyaka’nın su ihtiyacı Yamanlar suyu ile sağlanmasına rağmen yeterli gelmediği için Halkapınar suyundan takviye yapılmasına karar verilmiştir.
Karşıyaka’daki atlı tramvay yolunun raylarının dar ve eski olduğu için İzmir Belediyesi inceleme yaptırarak İzmir atlı tramvay yolundaki gibi oluklu raylar yapılmasına ve ayrıca Karşıyaka için Eshot imalathanesinde iki tramvay yapılmasına karar verilmiştir.
KarşıyakaVapur İskelesi
Karşıyaka Tarihi
İngiliz kültür heyeti Karşıyaka Halkevi’nde İngilizce kurslar açmış, habere göre ise bu kurslara halen devam etmekte olan 128 kişi vardır. Anadolu gazetesine gönderilen bir mektupta Karşıyaka pazarına üreticinin gelmemesinden ya da gelse bile dükkan sahiplerinin üreticinin malını satın alarak onların satış yapmasını engellemeye çalışmasından yakınılmaktadır. Buna ek olarak dükkan sahipleri faturaların bazılarına tarih koymadıkları için ürünlerin fiyatları tam olarak belirlenememektedir.
Mayıs ayında yapılmasına karar verilen yüzme havuzunun iki ay gibi kısa sürede bitirilerek faaliyete geçtiği görülmektedir.
Eylül ayında o dönemki Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in Karşıyaka’yı ziyaretinde bir lise açılması yönünde yaptığı incelemeler sonucunda liseye onun adı verilerek bir lise açılmıştır. Lisenin açılmasını müteakip bakan bir telgrafla tebrik ve takdirlerini iletmiştir.
Sosyo – kültürel haberlerin içinde Karşıyaka futbol takımına dair haberler de hatırı sayılır bir yere sahiptir.
Karşıyaka fidanlığıyla ilgili yazılan bir makalede burasının kısmen mezarlık ve bataklıkların, kısmen de şahısların arazileri satın alınarak ağaçlandırıldığı ve her yıl binlerce fidanın buradan ücretsiz dağıtıldığı bilgisi verilmiştir.
KarşıyakaÇarşısı 1960’lar
1946 yılında Karşıyaka’yı güzelleştirmek ve sosyal hayatını canlandırmak için bir güzelleştirme cemiyeti kurulmuştur.
Karşıyaka’da açılan lise münasebetiyle yazılan bir makalede yazar, bu lisenin Karşıyakalılar için bir nimet olduğunu, lisenin geliştirilmesi için Karşıyakalıların yardımının gerektiğini söylemektedir. Bunun için yapılan bir toplantıda gerekli paranın elde edilmesi için iki görüş ortaya atılmıştır. Birinci görüşte belli kimselerden para toplanabileceği,ikinci görüşte ise bütün Karşıyaka’lılar dan toplanabileceğinden bahsedilmiştir.
İkinci görüş kabul edilerek her haneden 60 lira, durumu daha iyi olanlardan da 100-150 bin lira alınarak lisenin eksiklerinin kapatılması öngörülmüştür.
Karşıyaka’nın en önemli sosyal yardım kurumu olarak bilinen Çocuk Esirgeme Kurumu’yla alakalı bu sefer olumsuz haberler görülmektedir. 58 çocuğun barındığı kurumda sadece 16 yatak olması ve çocukların gerekli besinleri alamamaları eleştirilmektedir.
Karşıyakaİplikçizade Yalısı
Karşıyaka Tarihi
Gazetenin bu haberi üzerine Çocuk Esirgeme Kurumu Başkanı gazeteye bir yazı göndermiştir. Yazıda yuvada 57 değil 61 çocuk olduğu (oysa haberde 58 çocuk denmektedir) ve bunlardan 24’ünün okutulduğu söylenmektedir. Yuva sadece İzmirli çocuklara değil tüm Türkiye’ye hizmet vermektedir.
Yatak sayısının 16 olduğunu kabul eden müdür, daha fazla yatak alınsa bile koyacak yer olmadığından yakınmaktadır. Bu sebeple yuvadan ziyade kreş olarak hizmet vermesini daha uygun görmektedir. Ve son olarak, Çocuk Esirgeme Kurumu Merkez Heyeti’nden Karşıyaka’ya bir yuva açılarak şimdiki yuvanın da kreşe çevrilmesini defaatle talep ettiklerini belirtmiştir.
Konuyla alakalı başka bir haberde Çocuk Esirgeme Kurumu’nun kongresinde Buca’da yeni bir yatılı yuva yapılarak Karşıyaka Çocuk Yuvası’nın yükünün hafifletileceği belirtilmiştir.
Karşıyaka’daki liseye ilave olarak akşam Kız Sanat Okulu açılmasına karar verilmiştir.
İzmir Kız Sanat Enstitüsüne o tarihlerde 210 öğrenci gittiği için Karşıyaka’daki binanın kapasitesi 350 kişilik olacak şekilde düzenlenmesine karar verilmiştir.
Kız Sanat Okulu
Başka bir makalede başta Karşıyaka tabiatının güzelliklerinden ve kültür bakımından ileri seviyede olduğundan bahsedilse de sonrasında vapur iskelesinin “şekilsiz ve zevksiz” olduğundan yakınılmaktadır ve buna bir çare bulunması istenilmektedir.
Karşıyaka’da suların belli bir saatten sonra kesilmesinden doğan su sıkıntısı yüzünden belediyenin mesul tutulduğu iki makale de aynı sıkıntıyı Manisa ve Menemen’in de çektiğinden bahsedilmektedir.
Karşıyaka’daki su probleminin bir an önce çözülmesi veyahut en azından belediyenin halkı bilgilendirmesi gerektiği belirtilerek makale bitirilmiştir.
1947 yılında Karşıyaka Halk evi hız kesmeden kültürel faaliyetlerine devam etmektedir.
Bu konferanslardan bir habere göre oldukça büyük bir ilgi uyandırmıştır. Sömürgecilik ile ilgili olan bu konferansı İzmit Ticaret Odası Umumi Katibi Turgut Türkoğlu vermiştir.
Türkoğlu konuşmasında sömürgeciliği tarihten önce (burada kasıt yazının bulunmasından önce olsa gerek), tarihten 1815 yılına kadar ve 1815 ile Sanayi Devrimi’nin başladığı zamandan günümüze kadar olmak üzere üçe ayırmıştır. Konuşmacı önce tarihten (yazının bulunmasından önceki) önceki Sümer, Mısır, Hitit ve Yunan krallıklarının nasıl yayıldığını ve sömürgeler kurduğunu anlatmıştır.
Atlı Tramvay
Daha sonra 1815 yılına kadar Selçukluların, Osmanlı Devleti’nin, İspanyolların, Portekizlilerin, İngilizlerin ve diğer devletlerin nasıl sömürü düzeni kurduklarını açıklamıştır. Son olarak da, Sanayi Devrimi ile birlikte bu sömürgeciliğin şekil değiştirdiğini belirterek milletçe buna karşı uyanık olunması gerektiğini söyleyerek konferansı bitirmiştir.
Halkevinde sadece konferanslar değil konser ve tiyatro oyunları da sahnelenmektedir. Her nahiye ya da kaza gibi Karşıyaka’da da adli vakalar görülmektedir. Örneğin bu vakalardan birinde iki komşunun arasındaki bir sorun sonucu mahkemede yaşananlar anlatılmıştır.
Bostanlı’da Bahçelievler kooperatifi tarafından yapımına başlanacak olan 50 tane ev de Karşıyaka’nın gelişen yüzünü göstermesi açısından önemlidir.
Halkapınar şu şebekesinin Karşıyaka’ya kadar boru döşenmek suretiyle uzatılma çalışmaları hızla devam etmektedir. Çalışmalar tamamlandıktan sonra ise Karşıyaka’ya öğlen saat 4’e kadar Yamanlar suyu, saat 4’ten sonra da Halkapınar suyu verilmeye başlanmıştır.
EskiKarşıyakaFotoğrafları
Karşıyaka Tarihi
Karşıyaka orman fidanlığı Ege Bölgesi’ndeki ağaçlandırılmak istenilen yerlere fidan sağlama konusunda önemli bir yer konumundadır. Senede 80 bin fidan üretilmesi gerçekten önemli bir rakamdır.
1948 senesinde Karşıyaka’da gerçekleşen bir trafik kazası tüm İzmir’iderin bir hüzne boğmuştur. Futbol hakemlerinden Fethi Karaturgay Karşıyaka’da bir gazinoda arkadaşlarıyla otururken kontrolünü kaybeden bir araç sürücüsü gazinoya dalarak Fethi Karaturgay’ın ölümüne yol açmıştır. Cenaze töreninin çok kalabalık olması İzmir’de ne kadar sevildiğinin bir göstergesi olsa gerektir.
Halkapınar suyunun Karşıyaka’ya verilmesi sebebiyle boru döşenmesi için açılan yolların 6 ay geçmesine rağmen müteahhit tarafından kapatılmaması üzerine müteahhite bir uyarı verilmiştir. Zira bu yollardan en kötü durumda olanı İzmir – Karşıyaka şosesidir.
Nisan ayında geceleri Karşıyakalı kadınları taciz eden bir kişi gazete sütunlarını belli bir süre meşgul etmiştir. Daha sonra suçlu olarak bir sanık yakalansa da kimse kendisinden şikayetçi olmadığı için serbest bırakılmıştır.
Adı geçen kişinin babası olduğunu söyleyen başka bir şahıs da bu olaylar üzerine gazeteye bir mektup göndererek oğlunun “Geçe Kuşu” adlı kişi olmadığını iddia etmiştir.
Bu ay, adli bir takım olaylar dışında başka bir haber dikkat çekmemektedir.
KarşıyakaÇarşı Girişi
5 sene önce Karşıyaka Posta ve Telgraf Müdürü Hasan Güner tarafından kurulan Çocuk Esirgeme Kurumu’nun önemi ve geçirdiği evreler anlatılmıştır.
İzmir’in spor hayatında hatırı sayılır bir konuma sahip olan Karşıyaka Spor Kulübü’nün tanıtıldığı bir yazıda kulübün tarihçesinden, futbol dışındaki diğer spor dallarındaki faaliyetlerinden ve Karşıyaka sahasının o tarihlerdeki durumundan bahsedilmiştir.
Daha önce bahsi geçen haberlerden birinin devamı niteliğine bir haber Bostanlı’da yapılmakta olan evler hakkındadır. Birkaç sene önce üç arkadaşın girişimiyle kurulan kooperatif, Bostanlı’dan 30 bin metrekarelik bir arazi satın alarak 47 ev inşa etmeyi planlamaktadırlar. Evler iki katlı olup dört tarafı bahçeli olacaktır.
Karşıyaka’nın nüfusunun yaklaşık 30 bin olduğunu belirten ve burada hırsızlık, olay, kavga olmamaktadır denilerek başlanan bir makalede, Karşıyaka Türkiye’nin İsveç’i olarak görülmektedir. Nahiyenin hapishanesi olmadığı için mahkumu, mahkumu olmadığı içinde hakime ihtiyacı yoktur. Bu da yazara göre Karşıyaka’nın özelliklerinden birisidir.
Makalenin geri kalanında ise şehrin güzellikleri betimlemeler yapılarak anlatılmıştır.
EskiKarşıyakaSahili
Karşıyaka Tarihi
Yazarın Karşıyaka’da hiçbir suç işlenmiyor yolundaki beyanatı gerçeği yansıtmamaktadır. Zira bu çalışmada da örnekleri olan bu tip olaylar sıkça yaşanmaktadır.
Karşıyaka Çocuk Yuvası’nın tanıtıldığı bir yazıda yuvanın harap vaziyetinden bahsedilerek belediyenin ilgisizliği eleştirilmiştir. Daha sonra yuvanın doktorundan yuvanın tarihçesi hakkında malumat alınmıştır. Doktorun verdiği bilgiye göre Karşıyaka Çocuk Yuvası Türkiye’de sadece iki tane olan bir poliyedir (Poliye, çocukların gündüz ve gece olmak üzere yatılı kaldıkları yerlerdir). Bir diğeri de Darülaceze’dir. Yuvaya mali durumu iyi olup da çocuğunu bırakmak isteyenlerden 15 lira aidat alınmaktadır. Ancak daha önce böyle bir durumla karşılaşılmamıştır. Yuvanın içinde bulunduğu harap halin üzüntüsünü muhabirle paylaşan doktorla konuşulduktan sonra yuvada kalan çocukların bulunduğu yere gidilerek onlar ziyaret edilmiştir.
Bu yıl da adli olaylar bakımından Karşıyaka’nın sakin olmadığı görülmektedir.
1949 yılındaki ilginç bir haber ise Karşıyaka’da vampir görüldüğü iddialarıdır. Kimin ve nasıl gördüğü bilinmezken iddiaların araştırılması sonucu böyle bir durumun olmadığı anlaşılmıştır.
Ve son olarak 1950 yılına bakıldığında, Karşıyaka Çocuk Esirgeme Kurumu’nun yıllık kongresinin yapıldığı görülmektedir.
KarşıyakaEski Efes Vapuru
Bir Karşıyakalı’nın gazeteye gönderdiği bir mektuptan Karşıyaka’ya Halkapınar suyunun getirilmesi için borular döşemek amacıyla kazılan yolların hala kapatılmadığı anlaşılmaktadır.
İzmir’de yapılan atletizm yarışmasında birinciliği Karşıyaka Lisesi kazanmış, kupayı İzmir Valisi’nden almışlardır.
Eskiden Karşıyaka’da çok fazla sinek ve buna bağlı olarak sıtma hastalığı olmasına karşın sineklere karşı mücadele sonucu bu durum ortadan kalkmıştır. Ancak 1950 yılında sineklerin tekrar ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Yetkililerden sivrisinek ve sıtmaya karşı mücadelenin devam edip etmediğinin cevabı istenmektedir.
Gazetenin bu haberi üzerine harekete geçilerek gerekli önlemler alınmıştır. Alınan önlemleri ve Karşıyakalıların neler yapması gerektiğini anlatan bir mektup İzmir Sıtma Savaş Bölgesi Başkanı’ndan gazeteye yollanarak neşredilmiştir.
Son olarak Karşıyaka’nın önemini ve ne kadar sevildiğini gösteren mühim bir delil Halkın Sesi gazetesinde 23 Ocak – 4 Şubat tarihleri arasında yayınlanan bir hikayedir.
Karşıyaka Siyasi Haberler
1945 yılının siyasi olayları Karşıyaka’nın kaza yapılması çabası ile başlamaktadır. Bunun için vilayet gerekli incelemeler yapmış, idare heyeti de bu isteği onaylamıştır. Son karar vilayet umumi meclisinin takdirine kalmıştır.
Bu konuyla ilgili iki yazı kaleme alan Refik Şevket İnce, İzmir ile Karşıyaka’yı anneve çocuğa benzeterek Karşıyaka kaza olursa idari bakımdan bu ikili arasındaki ilişkinin sekteye uğrayıp uğramayacağını herkesin özellikle de Karşıyakalıların merak ettiğini belirtmektedir.
Bu konudaki fikirler olumlu ve olumsuz olmak üzere iki şekilde dile getirilse de ona göre bu fikirler daha çok hisse dayalı olarak kalmaktadır.
EskiKarşıyakaVapur İskelesi
Bir kısım, Karşıyaka kaza olursa İzmir’e mali bakımdan daha çok yük olacağını düşünürken, diğer kısım ise Karşıyaka kaza olursa kendine ait bir belediyesi olacak ve daha çok gelişip zenginleşeceğini düşünmektedir. Yazar da kaza olması durumunda Karşıyaka’nın hangi idari birimlerden oluşacağını tek tek vererek bu konudaki fikrini açıklamıştır.
Ayrıca yine böyle bir durumda Karşıyaka, merkezi Çiğli olmak üzere Tuzla isimli bir nahiyeye de sahip olacaktır.
Bu konuya dair ikinci yazısında yazar, Karşıyaka’nın elektrik ve su sıkıntısı, yollarının kaldırım ve asfalt haline getirilmesi gibi sorunların belediye tarafından karşılanamayacağı için İzmir Belediyesi’nin “babalık” yaparak nahiyenin bu ihtiyaçlarını karşıladığını söylemektedir. İzmir Belediyesi’nin Karşıyaka’ya yapacağı yatırımlar arasında ise ulaşım için elektrikli tramvay ya da otobüs, sinek derdinin halledilmesi, Bostanlı’nın ağaçlandırılması, Yamanlar suyunun arttırılması vardır.
Böylece Karşıyaka her bakımdan gelişecektir. Ancak tüm bu yatırımların Karşıyaka Belediyesi tarafından karşılanmasına imkan yoktur. Yazar bu düşüncelerini dile getirdikten sonra belediyenin harcamalarını vererek Karşıyaka’nın İzmir’den ayrılmaması gerektiğini ileri sürmüştür.
Bu konudaki yorumlardan sonra İl Genel Meclisi Karşıyaka’nın ilçe olmasını bir oy farkla kabul etmiştir.
Eski Karşıyaka Belediye Müdürü de Refik Şevket İnce’nin görüşüne katılarak Karşıyaka’nın nahiye olarak kalması gerektiğini sebepleriyle birlikte anlatmıştır.
KarşıyakaKordonu, 1951
Karşıyaka Halkevi’nde İzmir milletvekillerinin yaptığı bir toplantı da halkın istekleri konuşulurken “samimi” tartışmalar olmuştur. Toplantıda bulunan R. Şevket İnce İzmir milletvekillerinin mecliste istedikleri gibi konuşamadıklarını söyleyerek bir takım dileklerde bulunmuştur. Daha sonra çeşitli kişiler de taleplerini dile getirmiştir. Bu taleplerden Karşıyaka ile ilgili olanlar şunlardır, belediye meclis üyelerinden B. Hüsnü Tonak, Karşıyakalıların kömür almak için İzmir gitmek zorunda kaldıklarını bu yüzden Karşıyaka’da bir kömür satış deposunun açılmasını istemiştir. Bir doktor, Karşıyaka çocuk yuvasında 14 yaşına gelmiş çocuklar bulunduğunu büyük yaştaki çocukların başka kurum ve okullara gönderilmesi gerektiğini belirtmiştir.
CHP kongresinde her ile ve bu illerin kaza ve nahiyelerine ait dilekler kısmında Karşıyaka’da kız ve erkek okulu açılması, kira fiyatları arttırılmassa özel idare tarafından alınacak munzam vergilerin kanuni olmayacağı için önüne geçilmesi, Alaybey ocak binasının yaptırılması, Bostanlı Halk odası’nın açılması gibi istekler iletilmiştir.
1946 yılında Demokrat Parti’nin kurulmasıyla beraber Karşıyaka’nın siyasi hayatı daha da hareketlenmiştir.
Bu siyasi hayatın getirdiği hareketliliğin bir sonucu olarak Karşıyaka’da ilginç bir olay yaşanmıştır. Demokrat Parti’den bildirildiğine göre, Karşıyaka’da iki kadın ellerinde eşyalarla kapı kapı dolaşarak insanlara DP’ye oy vermemelerini, DP’lilerin Ruslarla çalıştığını, eğer seçimleri kazanırlarsa Türkiye’ye 80.000 Ermeni ve 100.000 Rus geleceğini söylemişlerdir.
KarşıyakaÇarsı Girişi, 1920’ler
Ve bunların ülkeyi yağmalayıp çocuklara tecavüz edeceğini iddia etmişlerdir. Bazı kişilerin şikayeti üzerine bu kadınlar karakola götürülerek ifadeleri alınmıştır.
Bu iki kadının karakola götürüldüğü bilgisi verilmese belki böyle bir hadisenin DP’liler tarafından uydurulduğu ve siyasi ortamı kızıştırmak için ortaya atıldığı düşünülebilirdi. Ancak iki kadının karakolda ifade vermesi işin resmiyete döküldüğünü ve bu olayın gerçekleşmiş olma olasılığını arttırmaktadır. Böyle bir olayda kadınların yer alması çok şaşırtıcı olsa da bu durum, daha yeni çok partili hayat geçen bir ülkede demokrasi kültürünün eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
1946 seçimlerinin Karşıyaka’da nasıl geçtiğini belirten bir haberde seçmenlerle röportaj yapılarak fikirleri alınmıştır. Haberden anlaşılana göre seçimler gayet sakin geçmiş, bazı seçmen isimlerinin listede yer almamasından başka bir şikayet olmamıştır.
CHP Karşıyaka Bucak Kongresi’nde delegeler tarafından bazı isteklerde bulunulmuştur.
Eski KarşıyakaFotoğrafları
Bu istekler kısaca şunlardır:
1) Karşıyaka vapur iskelesi nüfusa oranla yeterli gelmemektedir. İskele genişletilerek üst tarafına bir gazino yapılması gerekmektedir.
2) Karşıyaka – İzmir arası otobüs seferleri başlamalıdır.
3) Su ve buz sıkıntısı çözülmelidir.
4) Öğrencilere tüm toplu taşıma araçlarında tek kart geçerli yapılmalıdır.
5) Kömür dağıtılacak bir yer kurulmalıdır. Bu ve buna benzer dileklerin kabulünden sonra belediyenin iyi çalışmadığı belirtilerek kongre sona ermiştir.
Fevzi Çakmak İzmir ziyareti esnasında Karşıyakalıların daveti üzerine DP Soğukkuyu Ocağı’nı ziyaret etmiştir. Güncel olaylardan bahseden Çakmak demokrasi yolundaki çalışmaları takdirle karşıladığını belirtmiştir. Daha sonra da Yamanlarda şerefine verilen akşam yemeğinde Karşıyaka’ya bağlı tüm DP ocak ve ilçe heyetleri üyeleriyle yemek yemiştir.
1947 yılındaki CHP Karşıyaka Bucak Kongresi’nde ise önceki yılda yapılan kongreye göre daha genel dilekler iletilmiştir. Örneğin, demokrasinin daha iyi işlemesi için ikinci bir meclis kurulması, vergilerin daha adil toplanması, adalet sisteminde jüri usulünün benimsenmesi gibi.
EskiKarşıyakaKordonu
158 delegeyle açılan DP Alaybey Ocak Kongresi’nde de genel dileklerde bulunulmuştur. Ayrıca işçilerin günlük ücretlerinin 3 liraya çıkarılması ve halk evleri nin CHP’nin idaresinden kurtarılması talep edilmiştir.
Özellikle halk evleriyle alakalı düşüncenin daha DP’nin kuruluş yıllarında kendini gösterdiği görülmektedir. Zira 1951 yılında da DP iktidarı tarafından kapatılmıştır.
Yıllık DP Karşıyaka Kongresi gayet heyecanlı geçmiştir. Önce kongre başkanı, başkan yardımcısı ve sekreteri seçilmiş, sonra rapor okunmuş ve delegeler kürsüye gelerek eleştirilerini dile getirmişleridir. Bir delege DP Genel Başkanlığı’na bir telgraf çekilerek İsmet İnönü’nün CHP Genel Başkanlığı’ndan çekilmesini ve Hürriyet Misakı’na uyulmadıkça DP’li milletvekillerinin meclise gitmeyerek sine-i millete dönmesi gerektiğini belirtmiştir. Teklif oya sunulmuş ve çoğunluğun oyuyla kabul edilmiştir.
1948 yılında siyasi bakımdan pek fazla haber görülmese de az sayıdaki haberlerden birinde Millet Partisi’nin Karşıyaka İlçe Kurulu’nda kimlerin yer aldığını bildiren bir haber vardır.
Bu sene yapılan DP Karşıyaka Bucak Kongresi’nde önceki kongrelerdeki gibi kongre heyeti seçildikten sonra rapor okunmuş ve delegelerin talep ve şikayetlerine geçilmiştir.
Özellikle belediyenin halka karşı olan ciddiyetsizliği eleştirilmiştir.
CHP Karşıyaka Bucak Kongresi’nde heyet seçiminden sonra okunan raporda diğer partilerle dostane ve medeni ilişkiler içerisinde bulunulduğu, diğer şehirlerdeki gibi kötü olayların yaşanmadığı gibi açıklamalar yer almıştır.
KarşıyakaDeniz Hamamları
Karşıyaka Tarihi
1949’da DP Karşıyaka Turan Ocağı büyük bir törenle açılmıştır. Ocak başkanı ve diğer partililerin konuşması esnasında iddiaya göre CHP’liler hoparlörden müzik çalarak konuşmaları engellemeye çalışmıştır.
CHP Soğukkuyu Ocak Kongresi’ne Bayındırlık Bakanı da katılmıştır. Bakanın Soğukkuyu’da doğup büyümüş olması kongreye ayrı bir önem katmıştır. Yazara göre halk 1950 seçimlerinde oylarını Halk Partisi’ne verecektir.
Yıllık CHP Karşıyaka Bucak Kongresi’ne Belediye Başkanı Reşat Leblebicioğlu, divan ve ilçe kurulu üyeleri ile diğer ocak ve bucak üyeleri katılmıştır. Başkanlık seçiminden sonra CHP’nin öneminden ve muhalefetin kendisini örnek alması gerektiğinden bahsedilmiştir.
Bu yılın son iki haberi oldukça ilginçtir. İlk habere göre Karşıyaka’nın dükkan ve sokaklarına “Dikkat! Dikkat! Vatan elden gidiyor. Bu millet bir Hüsnü Zaim yetiştiremez mi? Hükümet darbesi istiyoruz.” yazan beyannameler yapıştırılmıştır. Bu beyannameleri yapıştıranın ise Karşıyaka’da yoğurtçu ve helvacı dükkanı olan Tevfik Hakyemez isimli DP teşkilatında akti folan bir şahıs olduğu anlaşılmıştır. Kendisi gözaltına alınarak mahkemeye çıkartılmış, duruşmasında iddiaları reddetmişse de tutuklanmıştır.
İkinci haberde, Karşıyaka’da yaşayan Yugoslav ve İtalyan vatandaşı iki arkadaşın arası iş yüzünden açılınca Yugoslav olan karakola giderek arkadaşının komünist olduğunu ve komünizm propagandası yaptığı şikayetinde bulunmuştur. Bunun üzerine söz konusu İtalyan şahıs soruşturulmuş ve gerçekten komünist olduğu anlaşılınca ülkeyi terk etmesi istenmiştir.
Bu haberi alan şahısta onu şikayet edenin arkadaşı olduğunu düşünerek onu tabancayla vurmuştur.
KarşıyakaStadı,1971
Karşıyaka’da yaşanan bu olay basit bir adam yaralama vakası olarak gözükse de yabancı uyruklu bir vatandaşın dahi komünist olduğun düşünülerek sınır dışı edilmek istenmesi dönemin siyasi havasını yansıtması açısından iyi bir örnektir.
1950 yılına gelindiğinde genel seçimlerin yaklaşmış olması sebebiyle Yeni Asır gazetesinde halkın seçilmesini istediği CHP, DP ve bağımsız kişilerin listesi yayınlanmıştır.
Bu listelere bakıldığında görülmektedir ki Karşıyaka halkının seçilmesini istediği kişilerin çoğu DP’dendir.
Emekli General Ali İhsan Sabis, DP bir numaralı bucak idare heyetinin davetlisi olarak Karşıyaka’ya gelmiş ve büyük bir kalabalıkla karşılanmıştır. Sabis, Milli Mücadele yıllarında İzmir hatıralarından bahsetmiş sonrasında ise CHP’yi eleştirmiştir. CHP’nin halka “kuruvaatler” sunduğunu ve vatandaşların “bir de DP’yi deneyelim” demesi gerektiğini söylemiştir.
Mayıs ayında ise İzmir’den bağımsız milletvekili adayı olan Halide Edip Adıvar Karşıyaka DP ilçe teşkilatında bir konuşma yapmıştır.1950 seçimlerini Türkiye’de demokrasi bayramına benzeten Adıvar, demokrasinin anlamını kendince açıkladıktan sonra seçimlerden sonra iktidar ve muhalefete düşen görevden ve DP’nin beyannamesinden bahsetmiştir.
Genel seçimlerden sonra yapılacak olan belediye seçimleri için İzmir Belediye Meclisi adaylarının isimleri ve haklarında kısa bilgiler verilmiştir. Bu adaylar arasında Karşıyaka’dan da isimler de vardır. Bu isimlerden biri olan Ali Taşçı, 1325 İzmir doğumludur. Taş ve mermercilik işi ile meşguldür. Karşıyaka bir numaralı bucak üyesidir. Bir diğer isim olan Hayri Arman, 1321 İstanbul doğumlu olup ortaokul mezunudur. Aynı zamanda Karşıyaka ilçe idare kurulundandır. Üçüncü aday Tevfik Hakyemez, 1338 Selanik doğumludur. Evli ve iki çocuk babası olan Hakyemez’in Karşıyaka’da yağ, peynir ve yoğurt imalathanesi vardır.
DP Karşıyaka ilçe başkanlığı yapan Reşat Çelebi 1325’de İzmir’de doğmuştur. Ticaret lisesi mezunudur. Evli ve üç çocuğu vardır. Naci Yurtbekte 1325 yılında Pirlepe’de doğmuştur.
1950 yılındaki Karşıyaka ilçe kongresinde kongre başkanlığı seçiminden sonra rapor boya işleri yapmakta olup İzmir İnşaat İşçileri Sendikası İkinci Başkanı ve DP Karşıyaka ilçe idare kurulu üyesidir. Adaylar arasında bir kadın da yer almaktadır. 1319’da Sakız’da doğan Nezihe Bebe, İstanbul Kız Sanayi Rüşdiyesi mezunudur. Kendisi evlidir ve DP Karşıyaka iki numaralı bucak idare kurulundandır.
Bu isimlerden sadece Tevfik Hakyemez seçilmiştir.
DP Karşıyaka ilçe toplantısında yıllık rapor okunmuş, ilçe teşkilatının mali durumu görüşüldükten sonra artık muhalefette olan CHP eleştirilmiştir.
Seçilen yıllar II. Dünya Savaşı’nın bitişiyle çok partili sisteme geçilmesi sonucu Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk defa CHP’den başka bir partinin iktidara gelmesi arasındaki dönemi yansıttığı için önemlidir.
KarşıyakaAlaybey Turan
II. Dünya Savaşı’nın tabi ki Türkiye savaşa katılmadığı için Karşıyaka üzerinde direkt bir etkisi olmamıştır.Ama savaşın getirdiği sıkıntılar ve sorunlardan etkilenmiştir. Çok partili sistem den ise doğrudan etkilenmemesi zaten beklenemezdi. Savaşın getirdiği tüm sorunlara rağmen Karşıyaka’da sosyal alandaki atılımlar devam etmiştir.
Nahiyeye su getirme çabaları, ulaşım ağının ıslah edilmesi, konut sayısının arttırılması bu atılımlardandır. Karşıyaka’daki kültürel hayat da ise halk evinin etkinliği en üst safhadadır. Karşıyaka’daki sosyal ve kültürel hayatın gelişmesinde halk evi gözle görülür derecede etkindir.
Halkevi vasıtasıyla tiyatro piyeslerinin sahnelenmesi, çeşitli müzik dallarında konserler verilmesi, resim sergilerinin açılması bu duruma birer örnektir. Bu etkinlikler gazetelere de yansımıştır. Ancak bu yansıma her gazetede eşit oranda olmamıştır. Halk evinin etkinliği konusundaki haberlerin çoğu Yeni Asır gazetesinde görülmektedir.
Ancak Yeni Asır’daki bu haberler de DP’nin kurulması ve akabinde iktidara gelmesiyle birlikte azalmaya başlamıştır. Bunun sebebi gazetenin DP kurulduktan sonra DP yanlısı bir tutum takınmasıdır.
Diğer gazetelerde ise hangi parti tutulursa tutulsun halk evinin etkinliğiyle alakalı haberler daha da azdır. Bunun sebebi ise gazetelerin yayın politikasıdır.
Örneğin Demokrat İzmir gazetesi daha siyasi haberlere yer vermektedir. Ya da Anadolu gazetesi CHP yanlısı olsa da Karşıyaka Halkevi’nin etkinlikleriyle ilgili haberlere Yeni Asır’a göre daha az yer vermiştir.
KarşıyakaGuiffray Ailesine Ait Ev
Halkın Sesi gazetesi ise diğer gazetelere göre daha tarafsız bir yayın politikası takip etse de bütün sayıları mevcut olmadığı için bu konuda herhangi bir yorum yapılamamaktadır. Karşıyaka Halkevi’nin faaliyetlerinin yanı sıra sportif bakımdan da nahiye çok aktif bir yerdir. Güreş müsabakalarından kürek yarışlarına kadar çok çeşitli spor branşlarında yarışmalar dikkat çekmektedir.
Fakat Karşıyaka’nın spor alanındaki gelişmişliğinin en önemli sebebi Karşıyaka futbol takımıdır. Karşıyaka futbol takımı öyle ki daha o tarihlerde Suriye ve Yunanistan gibi ülkelere giderek bu ülkelerin takımlarıyla maçlar yapmıştır.
Karşıyaka’yla alakalı haberlerin hepsi tabi ki olumlu yönde değildir. Nahiyenin sıkıntıları da ayrı bir yer teşkil etmektedir. Bu tarihlerde diğer şehir veya ilçelerde görülebilecek sıkıntılar burada da mevcuttur. Bu problemler her ne kadar çözülmeye çalışılsa da o dönemin şartları ve maddi yetersizlikler gereği yüzde yüz bir çözüm gerçekleştirilememiştir. Bu problemlerin farklı bir boyutu da adli vakalardır. Yani yaralama, cinayet, kaza ve bunun gibi olaylar da Karşıyaka’da sıkça görülmektedir.
Bu tip olayların sıklığı burada asayişin tam olarak sağlanamadığının bir göstergesidir.
EskiKarşıyakaSahili
Karşıyaka’nın siyasi hayatındaki hareketlilik ise doğal olarak DP’nin kurulmasıyla başlamıştır. Biraz önce halk evleriyle ilgili haberlerden bahsederken yapılan tespit daha güçlü bir şekilde siyasi haberlerde kendini göstermektedir. DP’nin kurulmasıyla beraber incelenen gazetelerin siyasi tavrı da CHP ve DP arasında bir seçime gitmelerine sebep olmuştur.
Bunun en iyi örneği yine Yeni Asır gazetesinde görülmektedir. Gazete DP kurulduktan sonra partiyle ilgili haberleri ilk başlarda temkinli yaklaşarak küçük boyutlarda vermiştir. Bu durum yavaş yavaş değişerek zamanla tam tersine dönmüş, CHP ile ilgili haberler daha küçük boyutlarda verilirken DP ile ilgili haberlerin gazetede kapladığı yer büyümüştür.
Yeni Asır, Demokrat İzmir ve Halkın Sesi’nin DP yanlısı, Anadolu’nun ise CHP yanlısı olması Karşıyaka ile alakalı siyasi haberlerin veriliş şeklini de etkilemiştir. DP taraftarı gazeteler CHP’nin Karşıyaka’da ki faaliyetlerini ve etkinliği haberlerinde önemsiz gibi gösterirken CHP taraftarı gazete ise tam tersini yaparak DP’nin Karşıyaka’daki faaliyet ve etkinliğini önemsiz gibi göstermeye çalışmıştır.
EskiKarşıyakaKordon Boyu
Tüm bunlara rağmen dönemin güçlü ve mühim isimlerinden Fevzi Çakmak, Ali İhsan Sabis ve Halide Edip Adıvar gibi isimlerin Karşıyaka’ya gelerek konuşmalar yapmaları Karşıyaka’nın önemini gösteren bir diğer kanıttır.
Şunu da belirtmek gerekir ki gazetelere göre Karşıyaka ile ilgili haberlerin çıktığı sayfalar da değişiklik göstermiştir. Mesela bu haberler, Anadolu’da “Vilayet Haberleri”, Yeni Asır’da “Şehrin İçinden”, Demokrat İzmir’de “Şehir Ve Memleket Haberleri” adı altında genelde ikinci sayfada yer alırken Halkın Sesi gazetesinde önce “Şehir Haberleri” sonra “Memleket ve Şehir Haberleri” adı altında ağırlıklı olarak dördüncü sayfada çıkmıştır. Tabi bu haberler her zaman gazetelerin bu söylenen köşelerinde ve dolayısıyla ikinci ve dördüncü sayfada çıkmamıştır.
KarşıyakaDeniz Yarışları
Yeri gelmiş başka sayfalarda da haberler görülmüştür. Sonuç olarak tüm bu incelemeler sonucunda görülmüştür ki öneminin anlaşılması çok daha öncelere dayanan Karşıyaka bu tarihlerde de değişmeye ve gelişmeye devam etmiştir.
Bu değişimin ve gelişim halen devam etmekte olup bunun bir neticesi olarak da günümüzdeki haklı ve saygıdeğer konumunu elde etmiştir.
Karşıyaka Tarihine bakınca insan ister istemez kimler gelmiş kimler geçmiş diyor. Karşıyaka nın eski temiz bozulmamış zamanları çok güzel. İnsanların yüzlerinden dürüstlük ve samimiyet okunuyor. O yıllarda yaşamayı çok isterdim.
1 Yorum
Karşıyaka Tarihine bakınca insan ister istemez kimler gelmiş kimler geçmiş diyor. Karşıyaka nın eski temiz bozulmamış zamanları çok güzel. İnsanların yüzlerinden dürüstlük ve samimiyet okunuyor. O yıllarda yaşamayı çok isterdim.